Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi, Tekirdağ Ceyport Limanı Kapasite Artış Projesi’nin ÇED Olumlu kararını 12 Ekim 2022’de durdurdu. Mahkeme, yürütmenin durdurulmasına ilişkin ara kararında, kapasite artış çalışmalarının “hukuka ve mevzuata uygun olmadığını” ve “uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğuracağı”na hükmetti. Dava sonuçlanana kadar kapasite artışı ile ilgili tüm çalışmalar durduruldu.
4 yıldır süren tartışma
25 Ekim 2022’de tebliğ edilen yürütmeyi durdurma kararının uygulanması için Ceyport’a verilen süre, 30 Kasım 2022’de son buluyor. Ancak Tekirdağ’daki sivil toplum örgütleri, limandaki çalışmaların durdurulması için tanınan süre içinde, firmanın faaliyetlerine devam ettiğini ve telafisi mümkün olmayan zararların oluşabileceğine dikkat çekiyor. Firma dolgu çalışmalarının durduğunu bildirirken, bölgede yaşayan yurttaşlar ve sivil toplum örgütleri, kapasite artış çalışmalarının devam ettiğini söylüyor.
İşletme hakkını, 2018’de Ceynak Grubu’nun aldığı Tekirdağ Ceyport Limanı, kimyasal likit tank çiftliği, kapasite artışı, ilave dolgu alan gibi projelerle 4 yıldır tartışmaların odağında. Söz konusu çalışmalar, mahalle sakinleri başta olmak üzere kamuoyu ve çevre örgütleri tarafından tepkiyle karşılanıyor.
“Denizi göremiyoruz”
Süleymanpaşa ilçesi 100. Yıl Mahallesi sakinlerinden Kamil Aslan, yaşam alanlarının içindekalan limanın çalışmalarından dolayı endişe duyduklarını aktarıyor. Bölgenin denizle tamamen bağlantısının kesildiğini söyleyen Aslan şöyle devam ediyor:
“Şehre ihanet ediliyor. Bir şehir, bir mahalle yok oluyor. Kirlilik dolayısıyla balık çeşitliliğinin azaldığı Marmara Denizi’ni, gözümüzün önünde doldurup daha çok öldürüyorlar. Denize girdiğimiz, balık tuttuğumuz yerde artık bu liman yapımı yüzünden denizi göremiyoruz. Liman içinde yüksek depolar, binalar var. Likit kimya depoları yapılacaktı, tüm şehir karşı çıkınca iptal edildi. Fakat, kimse firmaya güvenmiyor. En son mahkemenin durdurma kararına saygı duyacağını açıklayıp, gözümüzün önünde çalışmalara devam eden firmaya nasıl güvenelim? Limana ilişkin imar planı değişikliği yapıldığı zaman sessiz kalanlar, şimdi bizimle birlikte tepki gösteriyorlar. Her yer talan ediliyor. Artık talan düzenine son verilmeli. Olanlara göz yuman yöneticiler, bu şehrin vebalini de alıyor.”
“Balık da kalmadı, deniz de”
100. Yıl Mahallesi’nde yaşayan Namigar Başbuğoğlu ise Ceyport Limanı ile Tekirdağ’ın kalbine hançer saplandığını dile getiriyor. Başbuğoğlu şunları söylüyor:
“Likit kimya depolarına karşı verilen mücadelenin ardından, genişlemeçalışmaları yapılıyor. Mahalleye gelen misafirler, buranın denizkenarı olduğuna inanmıyor. Buralarda denize girip, balık tutulurdu.Şimdi, balık da deniz de kalmadı. Aynı zamanda limanın yakınınayapılan millet bahçesi ve liman ne kadar uyumlu?”
Tekirdağ Barosu takip ediyor
Limanla ilgili hukuksal süreci Tekirdağ Barosu olarak takip ettiklerini aktaran BaroBaşkanı Egemen Gürcün, 30 Kasım itibariyleCeyport’unkapasite artışfaaliyetlerine devam etmesi durumunda, Baro olarak yasal mercilere başvuruda bulunacaklarını söylüyor.
Temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşamanın temel insan hakkı olduğunu aktaran Gürcün, şunları paylaştı: “Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirliliğini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını koruma ve gözetme görevimizle birlikte haksızlık ve hukuksuzluk olan her yerde bulunacağız.”
Trakya Platformu ve TMMOB Trakya’dan suç duyurusu
Trakya Platformu Tekirdağ Yönetim Kurulu Üyesi Bedia İlerler ve TürkMühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Trakya Koordinatörü CemalPolat ise mahkeme kararının firma tarafından ivedilikle uygulanmadığı, kapasite artış çalışmalarının devam ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
İdare Mahkemesi’nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıtarafından 10 Eylül 2021’deverilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu kararını,hukuka ve mevzuata uygun bulmadığını hatırlatan TMMOB TrakyaKoordinatörü Polat, söz konusu çalışmaların bölgeye ve doğaya zararvereceğinin altını çiziyor.
Marmara Denizi Koruma Eylem Planına aykırı
Kapasite artış projesi ile birlikte büyük bir ekolojiktahribat yaşanacağını dile getiren Polat,süreci ve çalışmaların bölgeye etkisini şöyle aktarıyor:
“Çevre felaketine neden olacak ve hukuksuzluklar içinde yapılmayaçalışılan projeye yönelik açtığımız davayı kazandık. İdare Mahkemesi de dava sonuçlanana kadar itiraz yolu kapalı şekilde yürütmeyi durdurma kararı verdi. İvedilikle uygulanması gereken mahkeme kararına rağmençalışmalarına devam etmesi üzerine, suç duyurusunda bulunduk. Ceyport Kapasite ArtışProjesi’nde, deniz ekosistemine zararı ve sonuçları bilimsel olarakÇED Raporunda değerlendirilmemiş.Bilimsel niteliğe uygunjeolojik-jeoteknik raporu, proje alanının ekolojik değerlendirmesi,flora, fauna, endemik türler, tarım alanları, kentsel diğer alanlarile olan ilişki değerlendirilmesi de eksik. Proje, Çevre Düzeni Planı, şehrin alt yapı ve gelişme planlarınaaykırı. 1. derecede deprem fay hattı alanında olması nedeniyle deMarmara Denizi Koruma Eylem Planı’na açıkça aykırı. Limanda yapılançalışmalar nedeniyle, deniz ve karadaki canlı yaşamı sürekli zarargörecek. Halk ve balıkçılar kıyıdan yararlanamayacak. MarmaraDenizi’nde yoğun kirlilik altında var olmaya çalışan balık ve diğerdeniz canlıları yeni bir baskıyla daha karşı karşıya kalıp, yok olmatehlikesinde. Yapılacak dolgu alan ile Süleymanpaşa sahili detamamen kapanacak ve denizin şehirle bağlantısı kesilecek. Şehrin anayollarında oluşacak tır ve kamyon trafiği de güvenlik açısından risk. Şehrin merkezinde böyle bir projenin onaylanması kabuledilemez.”
Durdu mu durmadı mı?
Yapılan çalışmalar ve Yürütmeyi Durdurma Kararı’na ilişkin açıklama yapan Ceyport yetkilisi ise mahkeme kararının ardından kapasite artışına yönelik dolgu alanı çalışmalarının durdurulduğunu ancak limanda gemilerin yük tahliyesi, bakım onarım işlemleri gibi liman faaliyetlerinin devam ettiğini söyledi.
TMOBB Trakya Koordinatörü Cemal Polat ise 24 Kasım’da bölgeye gittiğinde, denize fore kazıkların çakılı olduğunu ve denizin içinden kum çıkarma işlemlerinin devam ettiğini gözlemlediğini aktardı.
Liman işletilme süreci
Cumhuriyet dönemi öncesi önemli ticaret limanlarının arasında yer alanTekirdağLimanı, 1997’de özelleştirilerek, Akport Limanı adıaltında faaliyet yürüttü, 2012’de sözleşmenin feshedilmesiyleTürkiye Deniz İşletmeleri tarafından geri alındı.2018’de yap-işlet-devret modeli ile 347,1 milyon liraya CeynakGrubu’nun aldığı liman, Ceyport Uluslararası Liman İşletmeleriA.Ş. adıyla faaliyetlerini sürdürüyor.